to have a go
= to try, to make an attempt
= denemek
teşebbüste/girişimde bulunmak
have a go english phrase expression |
* I've never tried karate before, but I'm willing to have a go.
(Daha önce hiç kareteyle uğraşmadım/ilgilenmedim, ama bir denemek istiyorum/nasıl bir şeymiş görmek istiyorum.)
* I'll have a go at fixing it tonight.
(Bu akşam/gece onu tamir etmeyi deneyeceğim/etmeye çalışacağım.)
* A: I can't start the engine. B: Let me have a go.
(A: Motoru/Arabayı çalıştıramıyorum. B: Bir de ben deneyeyim.)
* I'd never been water skiing before so I decided to have a go.
(Daha önce hiç su kayağı yapmamıştım bu yüzden ben de bir denemeye/nasıl bir şeymiş bir bakmaya karar verdim.)
* It's just too complicated. I give up. Maybe you want to have a go.
(Aşırı karmaşık/Acayip çetrefilli bir şey. Ben vazgeçiyorum/pes ediyorum/bırakıyorum. Belki sen denemek istersin.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder