Bill: Hey John, how are you today?
John: Hi Bill. Not bad. I'm just checking the calendar.
Bill: What's going on this week?
John: Well, it looks to be a busy week with meetings and such.
Bill: What time is our office meeting?
John: Let me see. It looks like the meeting this week is on Tuesday.
Bill: Oh, that's bad for me.
John: What do you have going on then?
Bill: I have a dental appointment in the afternoon.
John: I'll cover for you at the meeting.
------------------------ ---------------------
to check: bakmak, kontrol etmek, göz atmak, gözden geçirmek
calendar: program/ajanda/takvim
to look to be sth: gibi görünmek/gözükmek
and such: filan, ve benzeri, vesaire
let me see: bakayım/bakalım, bir bakayım, dur bakayım
to look like: gibi görünmek/gözükmek/durmak
it looks like: görünüşe göre, görünen o ki
to be bad for someone: uygun olmamak, uymamak
What do you have going on ...: Ne yapacaksın/Ne işin var?
to have an appointment: randevusu olmak
to cover for someone: (bir kimseyi) idare etmek, yerine bakmak
------------------------ ---------------------
English translating conversation dialogue ingilizce çeviri |
Bill: Hey John, how are you today?
(Merhaba/Selam John, nasılsın bugün?)
John: Hi Bill. Not bad. I'm just checking the calendar.
(Merhaba Bill. İdare eder/Fena değilim. Takvimi/Ajandayı şöyle bir gözden geçiriyorum.)
Bill: What's going on this week?
(Bu hafta ne var ne yok/programımız nasıl/neler yapacağız?)
John: Well, it looks to be a busy week with meetings and such.
(Hımm, toplantılarla falan filan yoğun bir haftaymış gibi görünüyor.)
Bill: What time is our office meeting?
(Ofis toplantımız ne zaman/hangi gün?)
John: Let me see. It looks like the meeting this week is on Tuesday.
(Bir bakayım. Görünüşe göre bu haftaki toplantı Salı günü olacak.)
Bill: Oh, that's bad for me.
(O gün/Salı bana uymuyor/benim için uygun değil.)
John: What do you have going on then?
(O gün ne yapacaksın/ne işin var?)
Bill: I have a dental appointment in the afternoon.
(Öğleden sonra dişçi randevum var.)
John: I'll cover for you at the meeting.
(Toplantıda idare ederim seni.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder