English Through Movies
Filmlerle İngilizce
Sex and the City-5
A: In her defence, she's had a very, very bad day.
B: Her boyfriend just broke up with her.
C: On a post-it.
D: Come on. That didn't happen.
"I'm sorry. I can't. Don't hate me." Wow. Brutal.
------------- -----------
* in one's defence: birini savunmak adına, müdafaa etmek amacıyla
* to have a bad day: kötü bir gün geçirmek
* boyfriend: erkek arkadaş
* just: daha yeni
* to break up with someone: ayrılmak, ilişkiyi bitirmek, bırakmak, terk etmek
- I want you to break up with my daughter.
(Kızımdan ayrılmanı istiyorum/Kızımı bırakmanı istiyorum/Kızımla olan ilişkini bitirmeni istiyorum.)
* post-it: post-it not kağıdı
* come on: yok canım, olur mu öyle şey, haydi oradan
* to happen: olmak, yaşanmak, meydana gelmek
* to be sorry: özür dilemek, üzüntüsünü ifade etmek
* to hate: nefret etmek
* brutal: acımasız, gaddar
------------- -----------
A: Onu savunmak adına söylüyorum, bugün çok kötü/berbat bir gün geçirdi.
B: Daha yeni erkek arkadaşı onu terk etti.
C: Post-it notuyla -hem de-.
D: Yok daha neler! Öyle bir şey olmadı.
"Beni affet. Yapamıyorum. Benden nefret etme." Vay be, acımasız biriymiş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder