6 Aralık 2017 Çarşamba

Çeviri Çalışmaları 107

English Through Videos 

Videolarla İngilizce


Social Conversations in English-12

A: I believe you're Mr. Smith, aren't you?
B: Yes, I am.
A: How do you do? My name's Jack. I'm glad to be here.
B: How do you do? Jack, it's nice to meet you.
C: May I introduce myself? My name's Alice.
A: How do you do, Ms. Alice? I'm glad to meet you.
C: How do you do? It's my pleasure to meet you.
A: Same here.
------------ ------------
* to believe= sanmak, zannetmek
* I believe= sanırım, galiba
- Excuse me, but I believe that's my seat.
  (Afedersiniz ama sanırım bu benim koltuğum/koltuğuma oturmuşsunuz.)

* how do you do= merhaba/nasılsın/memnun oldum (tanışırken karşılıklı söylenir)
* to introduce= tanıtmak
- Is this the way you usually introduce yourself to strangers?
  (Kendini yabancılara genellikle böyle mi/bu şekilde mi tanıtırsın?)

* same here= ben de, aynen, al benden de o kadar, sana katılıyorum, bence de, aynı fikirdeyim
- A: I can't get onto the network. B: Same here.
  (A: Ağa bağlanamıyorum. B: Ben de.)
------------- -----------
A: Sanırım Siz Bay Smith'siniz, değil mi?
B: Evet, benim.
A: Merhaba/Nasılsınız? Adım Jack. Burada olmaktan dolayı mutluyum.
B: Merhaba/Nasılsın? Memnun oldum Jack.
C: Kendimi tanıtabilir miyim? Benim adım Alice.
A: Nasılsınız/Merhaba Bayan Alice? Tanıştığımıza memnun oldum.
C: Merhaba. Müşerref oldum.
A: Ben de.

5 Aralık 2017 Salı

Çeviri Çalışmaları 106

English Through Videos 

Videolarla İngilizce


Social Conversations in English-11

A: Can I help you?
B: Yes. I've come to apply for the position as an office secretary.
A: I'm Smith, the clerk of Human Resources Department. What's your name?
B: My name is Wang Fang. Mr. Smith, how do you do?
A: Nice to meet you, Miss Wang.
   We have received your letter in answer to our advertisement.
   I would like to talk with you regarding your qualification for this interview.
B: I'm very happy that I am qualified for this interview.
A: Now, talk something about yourself, please.
B: Well, my name is Wang Fang. W-a-n-g Wang and f-a-n-g Fang.
   I was born on, May 17th, 1982.
------------ ------------
* can= ..ebilmek
* to help= yardım etmek, yardımcı olmak
* to come to do sht= yapmak için/yapmaya gelmek
* to apply for= ..ya başvurmak, başvuruda bulunmak, müracaat etmek
- I'm here to apply for the shoe salesman's job.
  (Ayakkabı satıcılığı işi için başvurmaya gelmiştim.)

* How do you do / nice to meet you= memnun oldum, müşerref oldum
* to receive= almak, eline ulaşmak
- I wonder if you received my message.
  (Mesajımın size ulaşıp ulaşmadığını merak ediyorum.)

* in answer to= cevaben, üzerine
- Do you want to say anything in answer to this charge?
  (Bu suçlamaya cevaben bir şeyler söylemek istiyor musun?)

* to would like to do sth= yapmak istemek
* to talk with= ile konuşmak
* regarding= dair, hakkında, ilişkin, ilgili olarak
- The defendants declined to make a statement regarding the accusations.
  (Sanıklar suçlamalarla ilgili olarak ifade vermeyi reddetti.)

* qualification= yeterlilik, nitelik, vasıf, ehliyet
* qualified for= ... için yeterli, ehil
* to talk about= hakkında konuşmak, ..dan bahsetmek
* to be born= doğmak
------------- -----------
A: Yardımcı olabilir miyim?
B: Evet. Ofis sekreterliği işi/pozisyonu için başvuruda bulunmaya geldim/gelmiştim.
A: Ben Smith, İnsan Kaynakları Departmanı müdürüyüm. Adınız ne?
B: Adım Wang Fang. Tanıştığımıza memnun oldum, Bay Smith.
A: Tanıştığımıza memnun oldum, Bayan Wang.
   İş ilanımıza gönderdiğiniz CV'niz elimize ulaştı.
   Bu mülakatta sizinle nitelikleriniz/vasıflarınız hakkında konuşmak istiyorum.
B: Bu mülakat için yeterliliğe sahip olmaktan dolayı çok mutluyum.
A: Şimdi, lütfen kendinizden bahsedin.
B: Hımm, Adım Wang Fang. W-a-n-g Wang ve f-a-n-g Fang.
   17 Mayıs 1982 doğumluyum.

1 Aralık 2017 Cuma

Çeviri Çalışmaları 105

English Through Videos 

Videolarla İngilizce


Social Conversations in English-10

A: I'd like to introduce you to my friend, Mike.
   Mike, this is Mr. Smith.
B: Hello, Mike. Nice to meet you. This is my wife.
C: Nice to meet you, sir. And a pleasure to meet you too, Mrs. Smith.
D: Thank you. It's nice to meet your acquaintance.
C: Have we met before?
D: No, I don't think so.
------------ ------------
* would like to do sth= yapmak istemek
- I would like to know you better.
  (Seni daha iyi/daha yakından tanımak istiyorum.)

* to introduce someone to someone= birini biriyle tanıştırmak, tanıtmak
- I'll introduce you to her if you want me to.
  (Eğer istersen seni onunla tanıştırırım.)

* to meet= tanışmak
- I met her last year, but I don't remember her name.
  (Onunla geçen sene tanışmıştım ama ismini hatırlamıyorum/unuttum/ismi aklıma gelmiyor.)

* nice to meet you= tanıştığımıza memnun oldum
* pleasure= zevk, memnuniyet, mutluluk
* acquaintance= tanıma, tanışma
* nice to meet your acquaintance= tanıştığımıza memnun oldum
* to think= sanmak, zannetmek
- What do you think you are doing?
  (Sen ne yaptığını sanıyorsun/zannediyorsun?)

* I don't think so= sanmam, zannetmiyorum
------------- -----------
A: Sizi arkadaşım Mike ile tanıştırmak istiyorum/tanıştırayım.
   Mike, bu Bay Smith.
B: Merhaba Mike. Tanıştığımıza memnun oldum. Bu da benim eşim/karım.
C: Tanıştığımıza memnun oldum efendim. Ve sizinle de tanışmaktan mutluluk duydum Bayan Smith.
D: Teşekkür ederim. Ben de tanıştığımıza memnun oldum.
C: Daha önce karşılaşmış mıydık?
D: Hayır, sanmıyorum.